Hamburg’da yaklaşık 20 bin kişi “Hayat kurtarmak suç değildir” sloganı ile Avrupa’nın mülteci politikasını ve göçmen ölümlerine sessiz kalmasını protesto eden bir yürüyüş gerçekleştirdi.
Akdeniz’deki mülteci ölümleri 2018 yaz mevsiminde de artarak devam etti. Sadece Haziran ayında 629 kişi kaçış sırasında boğularak ölmüştü. Uluslararası çapta buna tepki gösteren kesimler Deniz Köprüsü (Seebrücke) adı ile bir insiyatif oluşturdu. Bu insiyatifin çağrısı ile Hamburg’da değişik uluslardan on binlerce insan Landungsbrücke’de bir araya gelerek önce Hamburg limanında bir miting gerçekleştirdi. Ardından buradan Hamburg Eyalet Parlementosu önüne kadar şehir merkezi üzerinden büyük bir yürüyüş yapıldı. Yol boyunca halkın ve esnafın büyük ilgi göstermesi dikkat çekti.
Evrensel’in haberine göre Hamburg Eyalet Parlementosu önünde yapılan konuşmalarda Alman hükümetinin silah ticareti ve silahlanmaya ayırdığı büyük bütçe, son zamanlarda Chemnitz başta olmak üzere artan ırkçı saldırılara sessiz kalması ve mülteci politikaları eleştirildi.
Mültecileri kurtaran gönüllü gemileri yasaklayan politikalara karşı Almanya ve Avrupa çapında büyük tepki oluşmuş, geçtiğimiz günlerde Almanya’nın birçok kentinde “Deniz Köprüsü kuralım” mottosu ile gösteriler gerçekleşmişti. İnsanların göçme hakkını ve özgürlüğünü savunan Deniz Köprüsü inisiyatifi temsilcilerinin yaptıkları açıklamada “Boğulmak üzere olanları kurtaran deniz felaketi kurtarma gemileri mülteci kaçırma şebekeleri muamelesi görüyor, kriminalize ediliyor, çalışamaz hale getiriliyor. Şu an Akdeniz’de mültecileri kurataracak tek bir geminin olmadığı ifade ediliyor. Bu uygulamanın insan hakları ve insanlıkla uzaktan yakından ilişkisi yoktur. Bu politika, Avrupa’nın dışa kapalı bir kale haline getirilmesine yolaçıyor. Tüm bu yaşananlar Almanya ve diğer AB ülkelerinin silah satışı, askeri müdahaleler, pazarların tahrip edilmesi, doğa tahribatı vb. yollarla insanların ülkelerini terk etmesine yol açan politikalarının sonucudur. Mülteci toplama merkezlerinde sınırdışılar son zamanlarda hızlandırılmış durumdadır. Hep birlikte insan haklarına yönelik bu azgın saldırıyı kabul etmeyeceğimizi, politikayı politikacılara bırakmayıp müdahale edeceğimizi gösterelim” denildi.
Bir yanıt yazın